
G. Orwell ve A. Huxley gibi yazarların öncüsü ve esin kaynağı olan Yevgeni Zamyatin’in “Biz” kitabını sonunda bitirdim. Karamsar bir uslupla oluşturduğu distopyası ve matematik göndermeleri çok güzeldi.
Zamyatin, romanda totaliter rejimlerin insan ruhunu nasıl ezdiğini göstermekte. Devletin birey üzerindeki mutlak kontrolü; yaşamın planlanması, duyguların bastırılması ve özgürlüğün sistematik olarak yok edilmesi merkezi bir teması oluşturuyor. Gözetim ve mahremiyetin yokluğunu güçlü bir metaforla sunuyor. Zamyatin’in cam şehri “her an izleniyorsun” duygusunu yaratıyor; mahremiyetin ortadan kalkması insan ilişkilerini ve düşünceyi biçimlendiriyor. Dil ve propaganda da benzer şekilde makineleşme konusunda önemli bir etken. Orwell’in “büyük birader seni izliyor” da bundan esinlenmiş olsa gerek. Zaten Orwell, Zamyatin’in Biz’den etkilendiğini açıkça itiraf etmiştir; Biz, modern distopyanın önemli öncülerinden biri ve 1984’ün temel fikri altyapısına katkı sağlamış.
Tarih olarak da 20. yüzyılın totaliter eğilimli rejimlerin olduğu dönemde olmasına da şaşmamak gerek.
Daha önce okumadığım için kendime kızdım. Benim gibi geç kaldıysanız, hemen okuyun tavsiye ederim.